Uluslararası Kaz Dağları Kongresi - ICIDA 2023
  International Congress on Ida Mountain
  Balıkesir / Güre
  28-30.EYLÜL,2023
     
KATEGORİ  
Multidisipliner
YER   Balıkesir / Güre
TARİH   28-30.EYLÜL.2023
DÜZENLEYEN KURULUŞ   -Balıkesir Üniversitesi
-Balıkesir Büyükşehir Belediyesi
-Balıkesir Kent Konseyi

ETKİNLİK MERKEZİ   Balıkesir / Güre
ORGANİZATÖR KURULUŞ  
ETKİNLİK WEB SAYFASI   icida.balikesir.edu.tr
DAVET KONAKLAMA LİNKLER İLETİŞİM
ICIDA 2023'E HOŞGELDİNİZ

Balıkesir ili Edremit İlçesi sınırlarında, Edremit Körfezi’nin kuzeyinde bulunan Kazdağları, milattan önceki yıllara kadar tarihi ile çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır ve zengin flora ve faunasıyla doğa harikası bir Milli Park’tır. Yüksek biyolojik çeşitliliğe sahip olan alanın jeolojik, jeomorfolojik, botanik ve hidrolojik özellikleri, biyolojik çeşitlilik için uygun habitatları oluşturmaktadır. Kazdağları; coğrafi konumu, jeolojik yapısı, geleneksel mimarisi, iklimsel çeşitliliği ve Akdeniz ve Avrupa-Sibirya gibi iki flora bölgesinin sınırında yer alan izole konumu ile zengin bir bitki örtüsüne sahiptir ve florasında yaklaşık 800 bitki türü bulunmaktadır. Tüm bu özellikleriyle Kazdağları, sadece Türkiye için değil tüm Avrupa kıtası için Önemli Bitki Alanlarından (ÖBA) biri olarak belirlenmiştir. Bölge; altın gümüş, bakır, uranyum ve toryum gibi yer altı değerleri ile de dünya literatüründe yer almaktadır.

Ayrıca alan, antik dönem mitolojisinde önemli bir yer tutmakta ve bu mitolojinin izleri sonraki dönem efsaneleri ile günümüze kadar ulaşmaktadır. Homeros'un İlyada'sında da bölgede binlerce yıldır yerleşim olduğundan bahsedilmektedir. İlyada destanında (MÖ 850) Tanrı Zeus der ki; “Ege'nin mavisi ile İda'nın yeşili arasında öyle bir yer var ki; enfes zeytin çeşitleriyle yaptığım kahvaltının lezzetini kekiğin keskin kokusunda bulamadım, bu Gargaron.” Eski çağlardan beri geleneksel yerleşim dokusunu koruyan Paleo Gargara'nın yanı sıra Antandros, Adramytteion ve daha birçok antik kent, "ekolojik köy" tanımına uygun yerleşim alanlarıdır. 14. yüzyıl başlarından beri Kazdağlarına göç eden Türkmenler, sahil kesimine yakın bölgelerde, Rum halkının yaşadığı köylerde ortak yaşam kurmuşlar, daha yüksek rakımlı iç kesimlerdeyse, sadece Türkmenlerin yaşadığı obalar kurulmuştur. Genellikle Rumlarla ortak yaşam kuran ve sonraları tamamen Türkleşen “yörük” köyleri, iç kesimlerde kurulan köyler ise Türkmen köyleri olarak anılmaktadır. Adatepe, Narlı, Altınoluk, Güre gibi sahile yakın köyler, yirminci yüzyıl başındaki mübadeleye kadar, Rumların da yaşadığı yörük köyleridir. Bölge, 1530’da Hüdavendigar livası’na bağlı iken, 1831 tarihinde Livâ-i Biga’da görünmektedir. Günümüze kadar ayakta kalmış bu nadide topraklarda, sürdürülebilir küçük köyler veya kasabalar kurulmuş ve bu köyler hala önemini korumaktadır. Bu özel alanda yer alan bazı köyler, geleceğin toplumları tarafından da kullanılabilecek çekici ve yaşanabilir modern eko-köy tasarımlarına dönüşebilecek potansiyele sahiptir.

Milli Park ilanı turizm açısından da alana olan popüler ilgiyi arttırmıştır. Bunun sonucu olarak Kazdağları’na ve Edremit Körfezi’ne sürekli bir göç hareketi başlamış ve bu göçler, bölgeyi cazip hale getirmiştir. Kongremiz; Kazdağları’nın sahip olduğu özelliklerini (jeolojik, klimatik, jeomorfolojik, hidrolojik, özelliklerinin yanı sıra kendine has flora ve faunası ve kültürel zenginliği) daha geniş kitlelere duyurmak ve alan ile ilgili çalışanlar arasında işbirliğini geliştirmek amacıyla Balıkesir Üniversitesi ve Kent Konseyinin katkıları ile 28-30 Eylül 2023 tarihlerinde Edremit Güre’de yapılacaktır. Kazdağları ile ilgili multidisipliner kongremizin dili Türkçe ve İngilizcedir. Kazdağları'nı konuşmak ve bilgilerinizi aktarmak için sizleri Uluslararası Kazdağları Kongresi'ne davet ediyoruz.

Geri